Aylar öncesinden biletini aldığımız konser, bütün hızıyla geçti. Geriye konserin hikayesi kaldı.

Aslında arada yazmam gereken bir sürü etkinlik birikmişti fakat Madonna öyle bir geldi geçti ki, herşeyi bir kenara bırakıp bu konseri yazmam gerektiğini düşündüm.

İşte 7 Haziran 2012 tarihli Madonna Konseri’nin detayları:

  • Konsere toplu taşımayla mı yoksa kendi arabamızla mı gitsek diye bir hayli düşündük. Sonunda şöyle bir karara vardık. Arabayla metro durağının olduğu yere kadar gittik. İspark’a aracımızı bıraktık, sonra metro ile aktarmalı olarak direk stada gittik.
  • 4 farklı kapıdan geçerek oturacağımız bölüme vardık.
  • Stadyumda alkol satışı yoktu. O nedenle herkes stada girene kadar alkolünü almıştı. İlk giriş kapısı bira kutuları doluydu.
  • Saat 21.30 konserin başlangıç saatiydi. 55bin kişi konseri bekliyordu fakat 45 dakika kadar geç başladı. O zamana kadar özellikle saha içi sürekli alkışlarla Madonna’yı sahneye çağırdı. Sahnede o kadar çok ışık şovu vardı ki, sanıyorum biraz da karanlığı beklediler.

  • Konser, ekranda koca bir hacın belirmesi ile Katolik ayinlerini andıran bir açılış ile başladı. İçinde ateş yakılan dev bir buhurdanlık sağa ve sola sallandı. Sahnenin arkasındaki ekran ikiye ayrıldı ve ışıkların içinden Madonna sahneye geldi. İlk şarkısı “Girl Gone Wild” oldu.
  • Sonraki parçası “İstanbul, hazır mısınız?” diye sorarak başladığı “Revolver” oldu.
  • “Gang Bang” şarkısında sahneye bir otel odası geldi ve Madonna elindeki silahla sahneyi kan gölüne çevirdi. Bu esnada 55bin kişi kıpırdamadan, şarkıyı filan unutup sahneyi tiyatro izler gibi izliyordu.
  • Sıra “Hang Up” şarkısına geldiğinde, Madonna ip üzerinde yürüyerek şovuna devam etti.
  • “Like a Virgin” parçasını piyano eşliğinde slow versiyonuyla söyledi. Çok duyguluydu fakat seyirci pek sevmedi.Şarkının ortalarına doğru Fransız dansçısı Marvin, Madonna’nın belindeki korseyi çok güçlü bir şekilde sıktı ve Madonna gözümüzün önünde 3 beden inceldi.
  • “I Don’t Give A” şarkısında ie barkovizyona Nicki Minaj yansıdı ve şarkıcı ile düet yaptı.
  • “Turn on the Radio” şarkısının başında “Sizi tekrar gördüğüme sevindim, benimle söylemeye hazır mısınız?” dedi ve şarkı esnasında defalarca izleyicileri şarkıya eşlik etmeye çağırdı. Fakat kalabalıktan pek ses çıkmadı.
  • “Nobody Knows Me” şarkısında arkadaki ekranda dünya üzerindeki pek çok konuya dokundurma yapan görüntüler geçti. Sonlara doğru intihar eden bazı gençlerin isimleri ve fotoğrafları gösterildi.

httpv://www.youtube.com/watch?v=sP0-b01zWXA&feature=share

  • Bir ara sahneye İspanya’nın özerk bölgesi Bask’tan etnik bir grup olan “Kalakan Trad Trio” çıktı. Madonna grup ile oğlu Rocco’nun da danslarıyla eşlik ettiği “Open Your Heart” şarkısını söyledi ve bu şarkıya Golden Horn’da bulunan hayranlarından biri de eşlik etti. Ardından Bask dilinde başka bir şarkı söylediler.

  • “Express Yourself” ve “Give Me All Your Love” adlı şarkılarında sahneyi tamamen karnavala döndüren sanatçı, sahneye yerden ve gökten gelen bandosu ile çıktı. Bu şarkıyı Lady Gaga göndermesi ile “Born This Way”e bağladı ve sonra “She’s not me! ( O ben değilim!)” diyerek göndermeyi bitirdi.
  • “Candy Shop” adlı şarkısını söylerken kadın dansçılardan birini dudaklarından öptü.
  • Sahneye takım elbiseyi andıran kıyafetinin üzerinde, meşhur koni gögüslü bir aksesuarla çıkan Madonna “Human Nature” şarkısında striptiz klubünde eğlenen bir adam kılığındaydı. Sonrasında striptiz yapmaya başladı. Devamında striptize devam eden şarkıcı, bir ara sütyenini açıp tek gögsünü gösterdi. Devamında ise pantolonunun fermuarını açtı ve masturbasyonu andıran seksi dansı ile şarkıyı tamamladı. Ve arkasını döndüğünde sırtındaki “No Fear” yazısını gördük.
  • Sıra “Like A Prayer”a geldiğinde tüm stad coştu. Tüm şovun büyüsü ancak üzerinden kalktı herkesin. Tüm tribünler ayaktaydı.
  • Ses düzeni tribünlerde çok çok kötüydü. Şarkılardaki sözleri kesinlikle anlamadık ve müzik çoğunlukla kulak tırmalayıcıydı. Fakat saha içinde oldukça iyiymiş.
  • Şarkıcı geceyi “Celebration” adlı parçası ile bitirdi. Son parçadaki performansının videosu aşağıda. 1,5-2 saatin sonundaki enerjisi buydu Madonna’nın… 53 yaşında olduğuna inanmak mümkün değil.

httpv://www.youtube.com/watch?v=prbj41Er8X0

  • Işık ve sahne inanılmazdı. Sahnenin neredeyse her noktası hareketliydi. Sürekli birileri girdi, birileri çıktı. Sahnenin neresine bakacağımızı şaşırdık,  başımız döndü. Sahnenin fonu olan dev projeksiyon görüntüleri süperdi. şovu çok güzel destekledi.
  • Konserden sonra Madonna’nın bazı yerlerde playback yaptığını okudum, açıkcası bana playback gibi gelmedi, sadece bir kaç yerde vokallerin sesi daha baskın geldi. Onun dışında kendi söylüyor gibiydi.
  • Konser başladığında ve stad karartıldığında flaşların ve cep telefonlarının ışığından aydınlanma yaşadık resmen. Herkes konserin sonuna kadar elindeki telefonları yere indirmedi. Heralde 10binlerce kaydı olan ilk konser olmuştur bu. Bense şovu izlemekten bir fotoğraf bile çekemedim.
  • Bis yapmadı. Zaten isteyen de olmadı, zira hem 10 yıllık şov ihtiyacımızı stoklamıştık, hem de herkeste nasıl döneceğiz telaşı başlamıştı.
  • Dönüşte geldiğimiz gibi metro istasyonuna gittik. Evet kalabalıktı ama rahatsız edici bir ortam yoktu. Yarım saate Levent metro durağındaydık, arabamıza bindik gittik.  Öyle söylendiği gibi bir izdiham ve sıkıntı yaşamadık.
  • Bu konserden sonra izleyeceğim herhangi bir konserin şovu beni tatmin etmeyecek biliyorum ve Madonna’ya verdiğimiz her kuruşa değdi. Ama önümüzdeki konserlere bakacağız artık. Ve son olarak, diliyorum ki konsere gelen onlarca ünlü şarkıcı bir şeyler öğrenmiştir.

Kaynak: hurriyet, madonnarama.com